Eski adı histeri olan konversiyon bozukluğu, kelime anlamı döndürme olan konversiyon ile yeniden adlandırılmıştır. Konversiyon bozukluğu, bireyin temelde fizyolojik bir nedeni olmayan bedensel belirtiler göstermesi olarak tanımlanmaktadır. Bu bozuklukta birey yaşadığı çeşitli olumsuz duygular veya stres sonucu atak geçirmektedir. Bilinenin aksine birey bu atakları kontrol edememektedir. Belirtiler, bilinen herhangi bir tıbbi bozuklukla bağdaşmamaktadır. Bu bozukluk bireyde ciddi derecede sıkıntılanmaya, günlük yaşam fonksiyonlarını yerine getirememeye veya tıbbi olarak değerlendirme sürecinden geçme neden olmaktadır.
Kişide yaşanan somatizasyon bozukluğu, diğer psikolojik problemlere göre dışarıdan kendini daha çok belli etmektedir. Psikolojik bir problemin bedensel bir belirti haline dönüşmüş olması uzmanların oldukça dikkatini çekmiş ve çeşitli araştırmalar yapılmasını neden olmuştur. Buna bağlı olarak yapılan araştırmalarda ortaya bazı ilginç sonuçlar çıkmıştır. Bu bozukluğun bazı türlerinde kişiler fiziksel olarak görme ile ilgili problemi olmamasına rağmen görüş bozukluğu bildirmiştir. Bir başka vakada ise EEG sonuçları normal olmasına rağmen kişiler sanki nöbet geçiriyormuş gibi durumlar yaşayabilmektedirler. Konversiyon bozukluğu, toplumda yaygınlığı %1’den daha az olmakla beraber genellikle erkeklere göre kadınlar daha fazla tanı almaktadır. Genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkmaktadır.
Konversiyon Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Konversiyon bozukluğu belirtileri kişide birden bire ortaya çıkabilmektedir. Bu şekilde ani gelişmesi kişiler açısından kaygı uyandırıcı olabilmektedir. Psikiyatri alanında yapılan çalışmalar ile bu bozuklukta sıklıkla görülen bulgular saptanmıştır. Bazı hastalar bu belirtilerden rahatsızlık duymamaktadır. Buna güzel aldırmazlık denmektedir. En yaygın olan belirtiler şu şekilde tanımlanmaktadır:
- Kişide meydana gelen aniden görme bozuklukları, tünel görüşü ya da kör olma,
- Bireylerin kol veya bacaklarının bir kısmında veya tamamında oluşan ani karıncalanma, sızlama veya felç olma,
- Fiziksel olarak ağrı veya acıya karşı duyarsızlaşma,
- Duyu kaybı, hissizlik yani anestezi yaşama,
- Konuşma kaslarında oluşan problemden dolayı yaşanan ses kaybı yani afoni,
- Koku duyusunun kaybolması ile yaşanan anosmi,
- Bayılma veya epilepsi gibi nöbet geçirme,
- Bedende meydana gelen titremeler,
- Fiziksel olarak dengeyi sağlamada ve yürümede güçlük,
- Bireyin kontrolü dışında gerçekleşen kol ve bacak hareketleri
meydana gelebilmektedir.
Konversiyon Bozukluğu Neden Olur?
Konversiyon bozukluğu, nedenini tam olarak bilinmemekle beraber kişinin yaşadığı zorlantılar sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bireylerin hayatlarında baş etmekte güçlük yaşadıkları problemleri sonucu ortaya çıkabilmektedir. Bu problemler aile içi çatışmalar, ilişki sorunları, duygularını ifade etmekte güçlük çekme, kişinin kendisine karşı suçlayıcı düşünceleri, bir diğeri tarafından suçlanma kaygısı yaşaması veya gerçekten suçlanması olabilmektedir. Bunlara ek olarak bireyin yoğun derecede kaygı, korku, pişmanlık, hayal kırıklığı veya üzüntü hissetmesi de konversif ataklara neden olabilmektedir. Ayrıca bireyin yaşamış olduğu ifade edilmemiş veya edilemeyen öfke duygusu konversif ataklara sebep olabilmektedir.
Somatizasyon bozukluğu genellikle yoğun duyguların ifade edilememesi durumunda ortaya çıkmaktadır. Birey kaldıramayacağı yoğun duygular yaşadığında bunlar bedensel belirti olarak kendisini dışarı atmaktadır. Bunların yanı sıra ölüm, yas ya da travma oluşturacak durumların yaşanmış olması da konversif atak yaşanmasını tetikleyebilmektedir. Bunun sonucunda kişinin yaşadığı konversif atak ile yaşadığı olay arasında bağlantı olabilmektedir. Birey eğer kendisine dokunmamasını istediği birinin temasına uğraşmışsa sonrasında yaşanan konversif atak o bölgede hissizlik, karıncalanma veya felç olabilmektedir.
Konversiyon Bozukluğunda Hangi Süreçler İşlemektedir?
Freud ile başlayan ve günümüze kadar gelen psikiyatri çalışmaları sonucunda konversiyon bozukluğunda iki farklı sürecin işlediği tespit edilmiştir. Bu süreçte bireyin iki kazanım sağladığı görülmektedir. Kişinin ilk kazanımı yaşadığı yoğun duygular sonucu bedensel belirti göstererek vücudun yüklenmiş olduğu kaygı ve stres durumunu boşaltarak ortadan kaldırmasıdır. Kişinin sağladığı ikinci kazanım ise yaşamış olduğu bedensel problem sonucu çevresindeki kişilerden görmüş olduğu yoğun ilgidir. Örneğin; eşi ve çocuğu tartışan bir kadın o an bayılarak konversif bir atak geçirebilmektedir. Buna bağlı olarak yaşamış olduğu konversif atak sonucu kişi yaşamış olduğu endişeli ve korkulu durumun ortadan kalkmasına sebep olarak birincil kazanımını sağlar. Ek olarak ikincil kazanımı ise bireyin yaşamış olduğu problem sonucu eşi ve çocuğunun ona göstermiş olduğu ilgi olmaktadır. Psikolog ve psikiyatristler hastaların yaşam öyküsünü alırken bu detaylara dikkat etmektedirler.
Konversiyon Bozukluğu Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Konversiyon bozukluğu dışında problemi olmayan bireylerde psikolog tedavisi veya psikiyatri tedavisi olmadan problem ortadan kalkabilmektedir. Ancak uzun seneler süren zorlayıcı yaşam koşulları ve problemler sonucu ortaya çıkan ataklarda tedavi gerekmektedir. Konversiyon bozukluğunun tedavisinde problemi yaşayan birey ile birlikte aile de tedavi planına dahil olmalıdır. Bunun sebebi kişinin konversif atakları sırasında yanında bulunan aile bireylerinin ne yapacağı bilmesi ve tedavinin daha doğru ilerlemesini sağlamaktır.
Kişiye psikiyatri uzmanı tarafından tanı konulmaktadır. Sonrasında psikolog öncelikli olarak kişinin hayat öyküsünü ayrıntılı biçimde ele almaktadır. Devamında aileye psikoeğitim verilerek atak sıralınca neler yapılması gerektiği anlatılmaktadır. Ayrıca aile bireyleri kişinin ataklarını pekiştirecek davranışlardan uzak durarak tedavi gören bireyi desteklemelidir.
Bu problemi yaşayan bireyle yapılan terapide iki önemli kısım bulunmaktadır. İlk olarak kişide bu probleme neden olan durumlar tespit edilir. Bunlar genellikle bireylerin yaşadıkları travmalar olabilir. Kişinin yaşadığı travmalar psikoterapi sürecinde yeniden işlemlenmektedir. Travmalar ile çalışırken EMDR yöntemi uygulanabilmektedir. Bunun yanı sıra psikoterapi sürecinde bireylerde ilaç tedavisi de gerekebilmektedir. Psikoterapinin diğer bir aşaması ise problemler karşısında gösterilen konversif tepkiler yerine yeni davranışlar konulmasıdır. Kişi yaşadığı olayları karşılayabilme açısından psikoterapide güçlendirilmekte ve yeni davranış örüntüleri oluşturulmaktadır. Konversiyon bozukluğu tedavisinin kısa süreli olması beklenmemelidir. Bu bozukluk bireyin kişiliğinde bir değişim meydana getirmektedir. Bu sebeple genellikle uzun süreli ve yorucu olabilmektedir.
Konversiyon Bozukluğu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
1. Konversiyon bozukluğunda hızlı bir iyileşme mümkün mü?
Konversiyon bozukluğu bireyin kişiliğinde kısmi olarak değişimlere neden olan bir bozukluktur. Dolayısıyla hızlı bir iyileşme mümkün olmayacaktır. Uzun süreli bir psikoterapi dönemi gerekli olabilmektedir. Süreler bireyden bireye değişim göstermektedir. Bunun yanında ilaç takviyesi gerekebilmektedir. Bunun takibini ise psikiyatri uzmanı yapmaktadır.
2. Konversiyon bozukluğunda online terapi yapılabilir mi?
Yapılan araştırmalar sonucu psikoterapilerin online terapi veya yüz yüze olması arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Psikoterapilerde uygulanan yöntem ve metotlar aynı olmaktadır. Aynı zamanda bireylerin terapiye evden katılıyor olması zamandan tasarruf etmelerini sağlamaktadır. Bunun yanı sıra kişilerin istediği şehirdeki istediği uzmandan terapi alabiliyor olması da yaşanan olumlu katkılardan biridir.
3. Online terapilerde ilaç desteği sağlamak mümkün mü?
Psikiyatri tedavisi de aynı psikoterapiler gibi online olarak sağlanmaktadır. Çevrimiçi terapi hizmeti sayesinde psikiyatristler de hastalar ile görüşmeler sağlamakta ve onlara ilaç reçeteyebilmektedirler.
4. Konversiyon bozukluğu tedavi edilmezse ne olur?
Bireyin yaşamış olduğu problemin derecesine bağlı olarak bu sorunun yanıtı değişmektedir. Bazı konversif ataklar kendiliğinden geçebilmektedir. Ancak bazı durumlarda bu bozukluk tedavi edilmeden geçmemektedir. Geçmemesi durumunda kişinin hayat kalitesini etkilemektedir. Bireyin hayatındaki bu problem onun yalnızlaşması, içe kapanması ve sosyal hayattan geri çekilmesine neden olabilir. Buna bağlı olarak kişide farklı problemlerin ortaya çıkma ihtimali bulunmaktadır.
5. Konversiyon bozukluğunda hangi ilaçlar verilir?
Her hastalıkta olduğu gibi konversiyon bozukluğunda da tek bir ilaç isminden bahsetmek doğru olmamaktır. Kişinin yaşamış olduğu durumun derecesi, sürekliliği ve içinde bulunmuş olduğu koşullara göre değişmektedir. Psikiyatri uzmanı muayene sonucu kişiye özel şekilde ilaç reçetelemektedir.
Psikolog Şeyma Göktaş